Can you tell us about the operation for liberating the town of Mabruka from ISIS? What is the strategic importance of the town?

May the liberation of the Mabruka town, Mount Kezwan (Abdulaziz), Tal Temir surroundings and the Habur line leading to Hasaka be blessed to all the world peoples and the Kurdish, Arab and Syriac peoples living in the region. The operation to liberate the western side of the Cezire Canton has ended up with a great success. The town is a strategic point with regards to housing a diversity of peoples in the region and being located between Hasaka, Serekaniye, Tal Abyad and Raqqa. The Kurdish and Arab areas are connected to each other over Mabruka. This town where heavy clashes took place and many fighters of ours were martyred had been a wound in us. The liberation of the town is a holy headway for us.

What sort of an advantage will the liberation of Mount Kezwan (Mt. Abdulaziz) and Mabruka town provide for the YPG and YPJ in the coming days?

Sozdar Derik

The liberation of this town means the liberation of the border side for the Cezire canton in the first place. It is also of importance for the fraternity of the peoples as it houses Arab and Kurdish people. The area is mainly inhabited by Arabs.

As you speak of the fraternity of the peoples; Did Arabs, Syriacs and Assyrians fought alongside your forces during the recent operations?

As YPG we define ourselves as an army comprised of all peoples living in the region. We believe in democracy, equality and fraternity. The YPG has enabled Syriacs, Assyrians, Arabs and Kurds to act together on the basis of a common sense of patriotism. Everyone has seen the fact that they can live with their own identity under the YPG umbrella. Syriacs undertook an important mission, so did the Arab forces. There is one single aim and purpose uniting us, which is a democratic order.

What has been the role of the U.S.-led coalition during the most recent operations?

We appreciate and thank the coalition which indeed played a major role during the recent operations. The YPG and YPJ who put up a fight against ISIS on the ground have been provided a great support by the coalition from the air.

Giresepi (Tal Abyad) is one of the major strongholds of ISIS. It is being said that YPG will advance towards Til Abyad after the siege of Mabruka. In Kobane also, YPG is moving towards Tal Abyad. What do you have to say in this regard?

As an organization putting up a fight against the ISIS, we are not voicing any intentions or plans to attack a specific place at the moment. We will be fighting the ISIS in the lands of Kurdistan and Syria to the end as long as their attacks on our people continue, no matter where it is. We will never surrender to the savage terrorist organization which is targeting humanity.

Well, how far are you from Tal Abyad at the moment?

It is 61 km from Mabruka to Tal Abyad.

The Iraqi army is receiving criticism after fleeing Ramadi while it is being argued that it should provide further support for YPG owing to the success you have gained against ISIS?

YPG is the only force fighting the ISIS and making an advance. A greater support for YPG will definitely lead up to better results. There is no other force in Iraq and Syria to give a fight against the attacks of ISIS. It is us that is fighting the most, but provided support the least. Should we be given a greater support, we could achieve better results within a short time. However, we have a belief and we will continue our struggle even if are left all alone.

Well, what about the influence made by the presence of fighters from America, Canada, Germany, France and other nationalities?

Those comrades of ours have an international attitude, they believe in democracy, peace and fraternity of peoples. They are coming from all countries and joining the YPG, which indeed makes us very happy.

***

Translated into English by Berna Özgencil  https://twitter.com/bzgncl

Son birkaç gün içerisinde YPG güçleri tarafından yeni yerler kurtarıldı. Stratejik bir yer sayılan Alîya ilçesinin de kurtarıldığı söyleniyor. Alınan son yerler hakkında neler diyeceksiniz?

Rêdûr Xelîl: 6 Mayıs’ta özellikle Cezire kantonu taraflarında IŞİD’in elindeki yerleri kurtarmak için yeni bir hamle başlattık. Serêkanîyê ve Tiltemir taraflarında IŞİD ile şiddetli çatışmalara girdik. Tiltemir ile Heleb arasına giren uluslararası yol üzerine olan, stratejik yer Alîya kontrolümüz altına geçti. Bu alanda 24-25 köyü ve onlarca mezrayı kurtardık. YPG-YPJ operasyonlarının yanında uluslararası koalisyonun gözle görülür desteği bir desteği oldu. Konuştuğumuz şu dakikada da çatışmalar devam ediyor.

Bir önceki röportajımızda koalisyonunun yeterince destek vermediğini söylemiştiniz. Bunun değiştiğini görüyoruz, doğru mu?

Rêdûr Xelîl: Evet, doğru. Tilhemis ve Tilbarak kurtarıldıktan sonra özellikle Tiltemir için koalisyonun desteği zayıflamıştı. Destek vardı fakat istediğimiz düzeyde değildi. Bu biraz da koalisyonun kendi planı ile alakalı bir şey. YPG ile uluslararası güçler arasında ortak bir çalışma yürütülüyor şimdi. Bunun için bu operasyonda çok aktif bir destek sundular.

Peki kurtarılan bu son 24-25 köylerin Tiltemir ve Serêkanîyê’nin güvenliğine nasıl bir katkısı olur?

Rêdûr Xelîl: Serêkanîyê’deki güvenlikte bir problem yok. Çünkü şu anki çatışmalar şehir merkezinden yaklaşık 30 km uzaklıkta yaşanıyor. Tiltemir için konuşacak olursak, şehre yakın bazı köylerin IŞİD’in elinde olduğu doğrudur fakat bu köyleri kurtarmak için de çalışmalarımıza başladık. Yani Tiltemir ve Serêkanî’ye IŞİD’in geçebileceğin yönünde büyük bir tehlike zaten yok. Çatışmalar en çok Haseke ve Tiltemir arasındaki, Süryanilerin yerleşim yeri olarak bilinen yerlerde yaşanıyor.

Bazı Süryani grupların size destek verdiği bazılarının da size uzak durduğu şeklinde haberler çıkıyor medyada. Doğru mu bu?

Rêdûr Xelîl: Hayır, böyle bir şey yok. Özellikle Süryani Askeri Meclisi’ne bağlı (MSF), Asuri Habur Birlikleri ve Arap Sinadid güçleri. Bunlar operasyonda aktif bir şekilde yer alıyorlar. Bu gruplardan da ziyade bölge halkı destek veriyor YPG’ye. Operasyonlar başlamadan önce YPG özellikle bölgedeki Arap aşiret liderleri ile görüşmüştü. Onlar da bu operasyona büyük bir destek sağlayacaklarını belirtmişlerdi. Ki gerçekten de şu an IŞİD’e karşı operasyonda yer alıyorlar.

Peki bu son operasyonların Kobanê ve Tilebyad taraflarındaki olası operasyonlara etkisi ne?

Rêdûr Xelîl: Bunlar askeri planlarla, operasyonlarda YPG’ye verilecek destekle ilgili şeyler. Uluslararası koalisyonun desteği sürdükçe şüphesiz YPG de elinde tüm imkanları kullanacak. Öncelikli hedefimiz IŞİD’i her üç kantondan tamamen çıkarmak. Bu hedef doğrultusunda IŞİD ile savaşımız sürecek. Serêkanîyê ile Tilebyad’ı birbirine nasıl bağlayacağımız zamana ve imkanlara bağlı.

Uzmanlar Cezire kantonundaki en zayıf halkanın Haseke olduğunu söylüyor. Çünkü orada hem rejim var hem de IŞİD. Haseke konusunda neler söyleyeceksiniz?

Rêdûr Xelîl: Haseke çok farklı bir konumda. Haseke’nin güneyi IŞİD’in elinde. Birkaç defa Haseke şehir merkezine girmeye çalıştılar. Fakat başarılı olamadılar. Birçok cephede IŞİD’e karşı savaşıldığı için Haseke’nin IŞİD’e geçme ihtimali düşük. Eğer Haseke şehir merkezinden, içeriden IŞİD’e bir destek verilmezse IŞİD Haseke’ye geçemez. Bildiğiniz gibi rejim güçleri de orada var. Haseke bizim için de stratejik öneme sahip bir şehir. Elimizden geldiğince IŞİD’in şehre girmesini engelleyeceğiz.

Uluslararası arenada Suriye’deki muhalefetin eğitileceği konuşuluyor. YPG’nin adı henüz geçmiyor bu eğitimde, bu girişimi başlatanların sizinle bir görüşmesi oldu mu?

Rêdûr Xelîl: Evet, bize henüz resmi bir davet gelmedi. Eğitimden ziyade YPG’nin bu silaha ve cephaneye ihtiyacı var. Zaten YPG IŞİD’e karşı savaşmaya devam ediyor.

Son olarak Holywood oyuncusu Michael Enright de YPG’ye katıldı. Yabancı YPG savaşçıların sayısı arttı. Bu kadar yabancının YPG’ye katılmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Rêdûr Xelîl: YPG’nin Kobanê’deki başarısından sonra YPG efsaneleşti. Bu direniş bütün dünya tarafından duyuldu. Böylece dünyanın her tarafından insanlar YPG’de yer alıp IŞİD’e karşı savaşmak istediler. Şüphesiz bu arkadaşlarımız insanlık adına terör örgütü IŞİD’e karşı savaşmak için gelmişler. IŞİD’e karşı savaşmak isteyen karşı kapılarımız açık. Şimdiye kadar farklı ülkelerden gelen 250’den fazla yabancı kişi YPG’ye katıldı.

Üç yıldır orada bir savaş devam ediyor. IŞİD’in artık bir kırılmaya uğradığını söyleyebilir miyiz?

Rêdûr Xelîl: IŞİD, YPG karşısında ağır yenilgilere uğramış bir örgüt. YPG birçok başarılı operasyon gerçekleştiriyor. Fakat her zaman belirttiğimiz gibi bu IŞİD’in ortadan kalktığı, tehlikenin geçtiği anlamına gelmiyor. IŞİD elinde iyi imkanlar olan büyük bir örgüt ve büyük bir alan kontrolünde. Rojava’nın tamamında normal bir hayattan söz etmek doğru değil, gerçekten de olağanüstü bir hal var. YPG olarak IŞİD’e karşı mücadelemize sonuna kadar devam edeceğiz.

YPG Commander Mahmud Berxwedan, Canton PM Anwar Moslem, Defense Chied Ismet Hasan and other officials Photo (Mislim Nebo)

Your operations continued after the liberation of Kobane town center as well. What is the latest situation on the southern, eastern and western fronts?

After liberating Kobane town center, we started an operation, as a second move, to liberate the villages of Kobane. This operation is still going on. 90-95 % of the Kobane villages have been retaken from ISIS thugs, while some 20-25 villages are still being held by them.

In the west, we reached the Euphrates and retook all the villages. In the south, we reached up to the Girik village and Karakozak Bridge. Only in the eastern part are there some Kurdish villages yet to be liberated. Our operations continue ceaselessly for not only Kurdish but also Arab villages. In line with our tactics, we suspend the operations some days, and escalate them other days.

ISIS has resorted to every kind of tactics to be able to repulse these operations of ours. In the areas of Sarrin and Girik, they attacked with boats over the Euphrates. There have also been many attacks on the southern front. They attacked with explosive-laden vehicles.

Most recently, they have attacked in the village of Xanmemed, and they are doing so almost every night. We have, however, repelled all their attacks and inflicted dozens of losses on them. They continue attacking but end up in either fleeing or surrendering soon for being left dispirited and demoralized. In the most recent clashes, we have taken some ISIS thugs captive.

It is being wondered about the situation in Manbij and Sarrin. What will happen here, will you enter these areas?

They blew up the Jarablus Bridge and the Karakozak Bridge, which is the biggest one, for fear of us entering Jarablus. This has proven to what extend they fear the YPG.

Reports on a separate incident are appearing on the world media in recent days. Syrian Observatory for Human Rights reported that 52 civilians were killed as a result of coalition airstrikes in a village to the east of Kobane three days ago. What do you have to say regarding these reports that have on the other hand been denied by U.S officials?

We have witnessed no mistakes since the very beginning of the coalition airstrikes. All airstrikes are conducted quite precisely after an aerial reconnaissance. They have so far avoided hitting mosques and schools very much. The village you mention is called Birmehl and is still under ISIS control. We were also surprised to hear about the death of civilians, because it is a Kurdish village with nobody in at the moment. The civilians killed are said to be Arabs. It makes one think a bit how Arab civilians are still living in a village located on the line of battle.

Syrian Observatory for Human Rights states that both Arabs and Kurds are living in this village. Isn’t it true?

It is a Kurdish village at the border to the Arab region. According to the reports we have received, ISIS is not allowing the civilians to leave the village. They are using civilians as shields, knowing that they will not be targeted by the strikes. It is like a plot how and why those villagers came there.

Do you mean civilians were killed, if true, as a result of an ISIS plan?

There isn’t anything we know for certain. If there are civilians there, ISIS is using them as a shield, which is its sole remedy left against the coalition. They want to spread the propaganda that the coalition is killing civilians. A number of villages like Şêxler have been liberated so far but such an incident didn’t take place in any of them. We don’t know for certain but, if civilians have died, it could be due to an ISIS plot against the coalition’s attacks.

***

Translated into English by @bzgncl

Mutlu Çiviroğlu https://twitter.com/mutludc

***

Kobanê şehir merkezi kurtarıldıktan sonra da operasyonlarınız devam etti. Şu an güney, doğu ve batı cephelerinde son olarak durum ne? 

Mahmud Berxwedan: Kobanê şehir merkezini özgürleştirdikten sonra ikinci bir hamle olarak Kobanê’nin köylerini özgürleştirme operasyonunu başlattık. Bu operasyon hala devam ediyor. Kobanê köylerinin yaklaşık %90-95lik bir kısmı IŞİD çetelerinin elinden geri alındı. Yani yaklaşık olarak 20-25 köy hala IŞİD’in elinde. Batıda Fırat’a ulaştık, bütün köyleri geri aldık. Güneyde Girik köyü, Karakozak Köprüsü taraflarına kadar geldik. Sadece doğu tarafında henüz geri alınmamış Kürt köyleri var. Sadece Kürt köyleri için değil, güneyde Arap köyleri için de operasyonlarımız tüm hızıyla devam ediyor. Taktiklerimize göre bazı günler duruyoruz, bazı günler yükleniyoruz.

IŞİD bu operasyonlarımızı geri püskürtmek için türlü taktiklere başvurdu Sirrin ve Girik taraflarında, Fırat Nehri üzerinden kayıklarla saldırdılar. Güney cephesinde de birçok saldırıları oldu. Bomba yüklü araçlarla saldırdılar. En son Xanmemed köyünde saldırılar, hemen hemen her gece saldırı düzenliyorlar. Fakat tüm saldırıları püskürttük, onlarca kayıp verdiler. Saldırıyorlar fakat büyük moral kaybına uğradıkları için kısa sürede ya kaçıyorlar ya teslim oluyorlar ya da öldürülüyorlar. Son çatışmalarda bazı IŞİD çetelerini esir aldık.

Kamuoyu Mınbic ve Sırrin’i merak ediyor. Buralarda ne olacak?

Mahmud Berxwedan: Cerablus’a girmemizden korktukları için, Cerablus köprüsünü, en büyük köprü olan Karakozak köprüsünü patlattılar. Bu YPG’den ne kadar korktuklarının ispatı.

Dünya basınında da yer alan bir haber var. Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü, üç gün önce koalisyonun saldırıları sonucu Kobanê’nin doğusundaki bir köyde 52 sivilin öldüğünü duyurdu. Amerikalı yetkililer bu iddiaları yalanladı, siz YPG komutanı olarak ne diyorsunuz bu konuda?

Mahmud Berxwedan: Koalisyon saldırılarının başladığı ilk günden bugüne kadar herhangi bir yanlış görmedik. Duyarlı bir şekilde hareket ediyorlar sürekli. Zaten keşif uçakları önce kontrol ediyor. Bunun için camilere ve okullara pek saldırı düzenlemiyorlardı. Bahsettiğiniz köyün adı Bîrmehlê, güneyde hala IŞİD’in denetimi altında. Sivillerin öldüğünü duyunca biz de şaşırdık, Kürt köyü ve köyde kimse yok. Ölen sivillerin Arap olduğu söyleniyor. Yani savaş hattındaki bir köyde nasıl oluyor da Arap siviller yaşıyor hala, bu insanı biraz düşündürüyor.

Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü köyde hem Arapların hem Kürtlerin yaşadığını söylüyor, doğru değil mi bu?

Mahmud Berxwedan: Arapların sınırındaki bir Kürt köyü. Aldığımız bilgilere göre IŞİD sivillerin o köyden çıkmasına izin vermiyormuş. Uçakların sivilleri hedef almadıklarını biliyorlar, böylece onları kalkan olarak kullanıyorlar. Bu köylüler oraya nasıl gelmişler, neden gelmişler, komplo gibi.

Ne tür bir komplo?

Mahmud Berxwedan: Kesin olarak bildiğimiz bir şey yok. Eğer siviller varsa orada, IŞİD onları kalkan olarak kullanıyor. IŞİD’in elinde koalisyona karşı tek çare olarak sivilleri kullanmak kalmış. Koalisyonun sivilleri öldürdüğüne dair propaganda yapmak istiyorlar. Birçok köy kurtarıldı bugüne kadar, mesela Şêxler köyünde de siviller vardı fakat böyle bir şey yaşanmadı hiç. Tam olarak bilmiyoruz fakat eğer siviller ölmüşse koalisyon saldırısı sonucu bu IŞİD’in bir komplosu olabilir.