YPG Sözcüsü Rêdûr Xelîl ile Ain İsa kasabasının alınması, Tılabyad ve Türkiye ile İlişkiler üzerine görüştük.
Mutlu Çiviroğlu
***
Sayın Rêdûr Xelîl, YPG ve Fırat Volkanı güçlerinin kısa bir süre önce Ain İsa kasabasını kontrol altına aldıkları yönünde haberler çıkıyor. Doğru mu bu?
Rêdûr Xelîl: Evet, yaklaşık 15 dakika önce Haseke ile Halep arasındaki Ain İsa tamamen YPG ve Fırat Volkanı’nın kontrolü altına geçti. Ain İsa’nın etrafındaki onlarca köy de kontrolümüz altına geçmiş durumda.
Peki, Ain İsa’nın stratejik önemin’ biraz açarmısınız?
Rêdûr Xelîl: Rakka tarafından Tilabyad’ı koruma hattında yer alıyor Ain İsa. 93 nolu askeri alay da yanı başında. Üzerinde etrafı kontrol edebileceğiniz birçok tepe de var Ain İsa’da. Aynı zamanda Haseke’den Halep’e giden uluslararası yol üzerinde yer alıyor. Tüm bunlar buranın stratejik önemini artırıyor.
Medyada YPG’nin Rakka’ya da gireceği yazılıyor. Ain İsa’yı almaktaki amacı biraz daha açarak önümüzdeki günler için hedefin ne olduğunu açıklar mısınız?
Rêdûr Xelîl: Ain İsa ve etrafındaki yerler IŞİD’e karşı yürütülen mücadele kapsamında kontrol altına alındı. Zaten bir süredir idari olarak Rakka’ya bağlı olan arazilerde IŞİD’e karşı savaşılıyor. Amacımız kurtardığımız bölgelerdeki güvenli ortamı sağlamlaştırmak. Basında yer alıyor fakat YPG’nin amacı Rakka’ya girmek değil. O da diğer Suriye şehirleri gibi bir şehir ve eminim insanları şehrin IŞİD’in elinden kurtarılmasına sevinecekler. Fakat dediğimizde hedefimizde Rakka’nın merkezini almak yok, bizim için şimdi önemli olan savunma hattımızı güçlendirmek.
Kobanê’nin batısında yer alan Efrîn’in savunma hattı için başlattığınız bir operasyon var mı?
Rêdûr Xelîl: Karada değişen şartlara göre değişiyor bu. Uluslararası yol IŞİD’ten tamamen temizlendi. Bu şekilde IŞİD ile aramızda sınır gibi bir şey oluşuyor. YPG’nin önümüzdeki günlerde nereye, nasıl hareket edeceği elimizdeki imkanlara bağlı bir şey.
Tilabyad artık sizin kontrolünüzde, uluslararası yol ve aynı şekilde Ain İsa. Tüm bunların IŞİD’in üzerindeki etkisi ne?
Rêdûr Xelîl: Şüphesiz ki bu operasyonlar sonucu terör örgütü IŞİD ağır bir darbe aldı. Moralleri alt üst olmuş durumda, ne yapacaklarını bilmiyorlar ve askeri anlaşmazlıklar var aralarında. YPG’nin uluslararası koalisyonun desteği ile elde etmiş olduğu başarı karşsında IŞİD şokta. Bölgede zayıfladılar. Tilabyad onların ana damarlarından biriydi. Bu damarın kesilmesi IŞİD’in geleceğini önemli bir şekilde etkileyecek.
YPG ve Amerika öncülüğündeki koalisyonun IŞİD’e karşı birlikte operasyon düzenlemesini uluslararası kamuoyu olumlu karşılıyor. Neler diyeceksiniz bu konuda?
Rêdûr Xelîl: Bu kolisyon IŞİD’e karşı kuruldu. Fakat bu koalisyon sadece havadan saldırma kararı aldı. Karada da disiplin sahibi, kararlı bir örgüte ihtiyaçları vardı. Bu şekilde hava saldırılarından sonra bu örgüt o yerlere hakim olacaktı. Bu coğrafyada YPG dışında aktif hareket edebilecek başka bir güç yok. Bunun için uluslararası koalisyon YPG’ye umut bağladı. YPG ve koalisyon güçleri birlikte çok iyi bir şekilde hareket ediyorlar. Ve önemli sonuçlar elde ediyorlar.
Peki, hava saldırıları desteği dışında herhangi bir ağır silah yardımı oldu mu?
Rêdûr Xelîl: Şu ana kadar herhangi bir silah yardımı yapılmış değil. Zaten koalisyon için sadece bu çerçevede eleştirilerimiz var. YPG disiplinli bir örgüt ve ağır silahlara ve maddi desteğe ihtiyacı var. Cephane ve maddi destek ile bu bölgeleri daha iyi bir şekilde korur ve IŞİD’e karşı daha etkili bir mücadele yürütebiliriz.
Tilkoçer’den Fırat’a kadar geniş bir alan şu an YPG’nin kontrolünde. Türkiye Girêspî’nin alınmasından çok rahatsız oldu. Türkiye kamuoyu için neler demek istersiniz?
Rêdûr Xelîl: Türkiye sınırındaki 400 km’den daha uzun bir mesafedeki alan YPG’nin kontrolü altında. Türkiye’nin YPG’nin ilerleyişinden korkması doğru bir şey değil. Türkiye komşumuz olduğu için her daim ilişkilerimizin iyi olmasını istedik. Komşuluk ilişkilerimiz doğrultusunda hareket etmeliyiz. Buradan Türkiye’yi hedef alan bir hareketin oluşmasına izin vermeyiz. Bunun için Türkiye YPG’nin elde ettiği zafere tereddüt etmeden sevinmeli. IŞİD bir örgütün Türkiye sınırında olmasının Türkiye’nin içine olumsuz etkileri olur. Böyle bir tehdit kalktığı için tam aksine Türkiye YPG’ye teşekkür edip, yardım etmeli.
Son olarak etnik temizlik iddiaları konusunda neler söyleyeceksiniz?
Rêdûr Xelil: Bunlar gerçekle alakası olmayan asılsız iddialar. YPG güçleri arasında Süryaniler, Araplar var bugün. Bundan dolayı YPG’nin etnik temizlik yapması mümkün değil. Hem Suriye’de hem de Türkiye’den YPG’yi karalamak isteyenlerin ortaya attığı yalanlar bunlar. Fakat YPG ilkeli duruşuyla, disipliniyle tüm bu antipropagandaları boşa çıkarıyor.