YPG Sözcüsü Nuri Mahmud ile gündeme dair önemli konuları görüştük.
Sayın Mahmud, gelen haberlere göre ABD’nin geçtiğimiz haftalarda açıkladığı YPG’ye doğrudan silah yardımı size kısa bir süre önce ulaştı. ABD’nin yaptığı bu silah yardımı hakkında neler söylemek istersiniz?
Nuri Mahmud: Amerika’nın böyle bir karar alması zaten çok önemli, fakat daha önceki açıklamalarımızda da belirttiğimiz gibi geç alınmış bir karar aslında. Bu geç alınmış karar da IŞİD’le mücadele önemli bir rol oynayacak. YPG ve çatısında birleştiğimiz DSG, IŞİD’e karşı büyük bir mücadele yürüttüler. Dünyaya korku salan bu vahşi terör örgütünü bizim birliklerimiz durdurabildi. Alınan bu silah yardımı kararıyla birlikte IŞİD’e karşı daha etkili bir mücadele yürüteceğiz.
Uzun yıllar boyunca Amerika’nın müttefiki konumunda olan Türkiye de YPG’nin devre dışı bırakılması karşılığında Suriye’deki savaşta rol almak istiyordu ancak istediğini alamadı ve Suriye’de kendisi devre dışı kaldı. Üstelik Türkiye’nin sert tepkisine rağmen ABD, YPG’ye doğrudan silah yardımına başladı. Bazı uzmanlar şimdi Suriye’deki savaşta YPG’nin Amerika’nın resmi müttefiki olduğunu söylüyor. Siz de öyle görüyor musunuz?
Nuri Mahmud: YPG adından anlaşılacağı üzere toplumu koruyan bir güç. YPG üzerinden halk Rojava’daki hayallerini gerçekleştirmek istiyor ve bundan dolayı YPG’ye sahip çıkıyor. YPG ve Demokratik Suriye Güçleri (DSG), tüm halkları ve kültürleri içinde barındıran güçler olarak Suriye’ye model oluşturuyorlar. Amerikan kamuoyu da Rojava’daki halk gibi bu modele güveniyor. Bunu karalamak isteyen bazı güçler var, fakat gerçekten bunların Suriye’ye Rojava’ya ve batıya herhangi bir faydası yok.
Geçtiğimiz haftalarda Türkiye’nin Washington Büyükelçiliği önünde ve ABD Başkanı Trump ile Türk yetkililerin buluştuğu otelin önünde ABD vatandaşlarının da katıldığı YPG’ye destek gösterilerinde Türkiye protesto edildi. Bu gelişmeleri takip ediyor musunuz?
Nuri Mahmud: Evet bu gelişmelerden haberimiz var, takip ediyoruz. Teröre karşı yürüttüğümüz mücadele bütün halklar için bir umut kaynağı olmuş durumda. YPG saflarında yer alan Amerikalılar da var aramızda, şehit düşen arkadaşlarımız da oldu. Bize olan desteklerini çok anlamlı buluyoruz ve bize ciddi anlamda güç katıyor. Bu tür gösteriler batı toplumu ile YPG arasında bir köprü işlevini görüyor. Bize destek gösterileri düzenleyenlerle aynı mevzideyiz ve teröre karşı birlikte mücadele yürütüyoruz.
Son dönemlerde sizin de yer aldığınız Demokratik Suriye Güçleri’nin Rakka etrafında birçok köy ve kasabayı IŞİD’ten kurtardığı biliniyor. Rakka Operasyonu şu anda ne durumda?
Nuri Mahmud: Güçlüklerimiz Rakka etrafında sürekli ilerleme kaydediyor. Şu an Azadi Barajı yakınındalar ve Rakka’nın kuzeyinden ve batısından nehre ulaştık. Güneyde de DSG el-Mansura’ya operasyon düzenliyor şu anda. (Mansura kasabası Cuma gecesi alındı/ MÇ) Önümüzdeki günlerde çok yakın bir zamanda demek istiyorum, Rakka’ya operasyon başlatılacak. Şu ana kadarki ilerlememizde çok zorlanmadık diyebilirim.
Rakka’ya ne kadar mesafedesiniz şu anda?
Nuri Mahmud: İki kilometreden, bazı yerlerde sekiz kilometreye kadar mesafe var Rakka’ya.
Yeni ulaşan silahların, cephede IŞİD’e karşı mücadele eden savaşçılarınız üzerindeki etkisi ne oldu?
Nuri Mahmud: Savaşçılarımız en başından beri büyük bir inançla mücadele ediyorlar. Kobani’ye kadar alan genişleten IŞİD, YPG ve YPJ savaşçılarının inançlı mücadeleleri sonucu toprak kaybetti ve giderek dar bir alana sıkıştı. Şimdi Rakka etrafında da aynı inançla IŞİD’e karşı savaşıyorlar. Bu silahlar teknik olarak elbette ki etkili olacaklardır. Fakat eğer savaşçılarımızın inancı olmasaydı bu teknik de istenildiği şekilde kullanılamazdı. Diğer Suriye güçlerine birçok silah yardımı yapılmasına rağmen herhangi bir zafer elde edemediler. Tam aksine halka zararları dokundu bu diğer güçlerin. DSG bu silahları, Suriye halkının demokrasisi ve özgürlüğü için bu silahları kullanacak.
Rakka Operasyonu’nun ne kadar süreceğini öngörüyorsunuz?
Nuri Mahmud: Rakka, terör örgütü IŞİD için stratejik bir merkez. İlan ettikleri hilafetin başkenti olarak görüyorlar Rakka’yı. Bundan dolayı da kolay kolay vazgeçmeyecekler bu şehirden. Elimize ulaşan bilgilere göre IŞİD, Rakka içinde ciddi bir hazırlık yapıyor. Tüneller kazıyor ve intihar saldırılar için arabalar ve kişiler belirliyorlar. Yine sivilleri kalkan olarak kullanmak için de çalışmalar yapıyorlar. Rakka’ya doğru birçok yöntemle ilerledik ve açıkçası YPG ve DSG’ye karşı ciddi bir direniş gösteremediler şimdiye kadar. Büyük bir ihtimalle Rakka şehir merkezinde ölüm-kalım savaşı verecek. Operasyon bir iki ay sürebilir. Haziran ayı ortalarında Rakka içinde olmayı planlıyoruz.
Haşdi Şaabi güçleri, Şengal’in güneyine düşen Suriye sınırındaki birkaç köyü IŞİD’ten aldı. Bazı medya kuruluşları, İran’ın Haşdi Şaabi üzerinden Beşar Esad rejimine silah göndereceğini yazdı. Bu senaryoda Kürtlerden de bahsediliyor. Böyle bir durumda YPG’nin tutumu ne olur?
Nuri Mahmud: Şimdiye kadar böyle bir durumla karşılaşmadık. Biz Rojava sınırını koruyoruz. Haşdi Şaabi’nin henüz Rojava sınırına bir saldırısı yok. Bizim de Irak topraklarına müdahale durumumuz yok. Sınırlarımızı koruyup, sınırlarımız dışına çıkmıyoruz. Halkların demokrasi ve özgürlüğüne, Suriye’nin kurtuluşuna yönelik hiçbir müdahaleyi kabul etmiyoruz. En başından beri biz diyalog ve çözüm taraftarıyız. Bu mesele silahla çözülecek bir mesele değil. Asıl hedef önce terörün bitirilmesi olmalı. Terörün bitmesiyle, Suriye’de diyalog ve çözüm kanalları açılır. Rojava’da demokratik federal bir yönetim gelişiyor şimdi. Bu dengeyi bozmak isteyen hiçbir güç burada tutunamaz.
*Bu röportaj 31 MAyıs 2017’de gerçekleştirilmiştir