Polat Can: Amerika YPG’nin Gücünü İyi Görüyor

07_19_21_06_

Sayın Polat Can, Kobanê’de son durum ne, cepheden neler aktaracaksınız?

Özellikle son iki gündür doğu ve güney cephelerinde şiddetli çatışmalar yaşanıyor. IŞİD birçok koldan saldırıp YPG’nin kontrolü altındaki yerleri almak istiyor fakat rahatlıkla söyleyebiliriz ki bir haftadan uzun bir süredir IŞİD’in bütün saldırıları boşa çıkarılıyor. Üstelik YPG, IŞİD’in eline geçmiş birçok noktayı tekrar kontrolü altına aldı. Son zamanlardaki çatışmalarda çok sayda IŞİD çetesi öldürüldü, özellikle de dün ve bugün çıkan çatışmalarda.

Kaç kişi öldürüldü, bir bilginiz var mı bu konuda?

Elimize ulaşan bilgilere göre 75’ten fazla IŞİD çetesi öldürülmüştü. Bugün öldürülenlerin sayısını henüz bilmiyoruz. Bugün hm YPG’nin saldırıları hem de koalisyon uçaklarının saldırılarında çok sayıda kişinin öldürüldüğünü biliyoruz sadece. Sayıyı tam olarak tespit edemiyoruz çünkü yıkılan evlerin altında kalan cesetler var. Bu arada IŞİD’in taktik değiştirdiğini de eklemeyelim: Daha önce IŞİD mümkün mertebe geride ceset bırakmıyordu fakat son zamanlarda ağır darbeler aldıkları dolayısıyla, çoğu zaman cesetlerini ve yaralılarını geride bırakıp kaçıyorlar. Büyük bir moral kaybına uğramışlar ve psikolojik olarak çökmüşler.

Polat Cano

Birçok noktayı tekrar kontrol altına aldığınızı söylediniz, hangi noktalar bunlar?

Kobanê Kültür Sanat Merkezi noktası, Halep yolu üzerindeki bazı noktalar, yine doğuda da belediye yakınlarındaki bazı noktalar YPG’nin kontrolü altına geçtiler.

IŞİD’in psikolojik olarak çöktüğünü söylediniz. Anlattıklarınıza göre YPG’nin de morali yüksek. Size ulaşan silahların nasıl bir etkisi oldu bunda?

 Bazı kesimler sert bir şekilde karşı çıkmalarına rağmen silahların bize ulaşması çok iyi oldu, silahlar büyük bir fayda sağladı. YPG 35 gündür direniyor ve bize ulaşan silahlara direnmeye devam edeceğiz.

Silahları kim gönderdi peki? Birçok şey söyleniyor bu konuda.

Sayın Salih Müslim çok güzel ve doğru bir şey söyledi bu konuda: ‘’Kürtlerin silahları bunlar ve Kürtler için!’’ YPG savaşçıları gidip Şengal’de, Rabia’da savaşıp şehit düşüyorlar, peşmerge kardeşlerimiz de yine aynı şekilde savaşıyorlar. Kürtlerin kendi kardeşlerine Kürt silahlarını göndermesi çok doğal bir şey. Bu konuda basit tartışmalara girmek istemiyoruz. Fakat Kürtlerin kendi aralarında Kobanê’ye silah göndermek için bir yarış haline girmeleri güzel bir şey.

Bazı peşmergelerin Kobanê’ye gelmesinden bahsediliyor. Başta sayı 500 idi, şimdi 200 peşmerge olacağı söyleniyor. Bu konuda neler diyeceksiniz?

YPG olarak böyle bir şeyden haberimiz var. Bu sadece YPG’nin ilgileneceği bir mesele değil, kanton yönetimiyle de bu konuyu görüşüyoruz. Kürdistan Hükümeti Parlamentosu’ndan çıkan kararlar sevindirici gelişmeler. Hem kantonları tanımaları hem de peşmerge desteğini göndermek istemelerini önemli görüyoruz.

Washington’da Amerika’nın sizi desteklemeye devam edeceği konuşuluyor. İlerleyen günlerde bu sefer de Amerika’nın bir silah yardımı yapmasını bekliyor musunuz?

Evet, bekliyoruz tabii ki. Bir sonraki sefer direk Amerika’dan silah gelmesini bekliyoruz. Zaten gelen yardımda da Amerikan’ın silahları vardı. Amerika’dan istediğimiz bazı silahlar Beyaz Saray, Kongre vb. gibi bazı prosedürlerden dolayı hazır değildi henüz. O nedenle de zaman kaybı olmasın diye direkt Kürt kardeşlerimizden aldık o silahları. Kimi görüşmelerimiz var, Amerika’nın da kısa sürede silah göndereceğine inanıyoruz.

Peki, uluslararası koalisyonun ile ilişkilerinizi ne gibi faktörler olumlu ya da olumsuz etkiliyor? Bugün Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan yaptığı açıklamalarda size yapılan silah desteği için duyduğu rahatsızlığı dile getirmişti ve Amerika’yı da eleştirmişti. Bu konuda neler diyeceksiniz?

Amerika Erdoğan’ın oğlu değil ki Erdoğan’ın isteklerine göre hareket etsin. Amerika olaylara daha gerçekçi yaklaşıyor ve ona göre siyasetini belirliyor. Bugün Suriye’de ve Irak’ta projeleri var. Irak’ta peşmerge kardeşlerimizle iyi bir ilişkisi var ve Rojava’da ve Suriye’nin genelinde birlikte çalışacağı güçlere ihtiyacı var. Amerika geçmişte birçok gruba yardımda bulundu ve bu grupların çoğu Nusra’ya ve IŞİD’e katıldılar. Amerika Suriye’deki durum daha makul yaklaşıyor ve YPG’nin Amerikalı ya da Amerikasız savaştığını iyi görüyor. Ki Amerika demokratik bir Suriye ve özgür bir Kürdistan için IŞİD terörüne karşı savaşabilecek çok önemli bir gücün YPG olduğunu biliyor artık. Amerika ya da koalisyon olsa da olmasa da geride kalan 3 yıl içerisinde YPG kendisini ispatladı. Amerika’nın Suriye’de YPG ile müttefiklik kurması, Amerika’nın yararına. Sonuçta Suriye’nin, Rojava’nın ve bu bölgenin insanlarıyla çalışacak, Türkler ya da dışardan birileriyle değil. Bu bağlamda bizim ve Amerika’nın ve koalisyonun çıkarları kesişiyor ve arada yakınlaşma doğuyor.

Dediğim gibi bizim asıl amacımız bağımsız bir Kürdistan ve demokratik bir Suriye. Demokratik bir Suriye’yi bağımsız bir Kürdistan’dan daha önemli bulmuyoruz ama sadece Kürt halkının çıkarlarını da düşünmüyoruz. Sonuçta henüz tam anlamıyla Suriye’den kopmuş değiliz. Bu konuda toparlayacak olursak koalisyon ülkeleri ile Amerika ile sağlam bir ilişkimiz var ve bu ilişkinin daha da sağlamlaşmasını istiyoruz elbet. Bunun için de görüştüğümüz Amerikalı yetkililer ile konuştuğumuz konulardan biri de Türkiye ve bazı diğer çevre ülke faktörlerini pek önemsememek.

Why ISIS Focus Its Attacks on Kobane?

Kobane_Civilians

First published on July 10, 2014

ISIS attacks against Kobane are significant for several reasons. First, with the recent confidence gained by taking over Mosul and other cities in Iraq, ISIS wants to expand its control over a larger territory of Syria as well. After seizing two oil fields from a rival extremist group, ISIS wants to seize Kobane which remains in the middle of territories under its control. ISIS currently controls Girsespi (Tall Abyad), Jarablus and Raqqah. It desperately wants Kobane to connect the regions under its control and make it a part of the “Islamic State”.

Taking control of such an important city will enable ISIS to seize new territories from the direction of east and west, in addition to connecting Tall Abyad and Jarablus.

Furthermore, being a border city with Suruc of Sanliurfa province of Turkey, seizing Kobane will also allow ISIS to control the Mursitpinar Border Gate with Turkey as well. It is well known that ISIS gives specific importance to border gates especially for trade, easy crossing for fighters and logistics, the treatment of injured fighters etc. In this regard, it is increasingly likely that ISIS will plan attacks on other border crossings controlled by the Kurds like Serekaniye and Til Kochar (Yarubia), and crossings controlled by rival Islamist groups in Azaz.

In addition, ISIS also wants to cut Kobane from the Kurdish Mountain Region (Kurd Dagh) or Canton of Afrin and Canton of Jazira (Hasakah). As of now, moving between three Kurdish Cantons is difficult. According to local officials, currently hundreds of civilians are also held hostage in Jarablus and Tall Abyad. Also some 130 Kurdish students who were kidnapped by the group remain in captivity for over a month after they were kidnapped as they were returning from school exams in Aleppo.

Despite all calls from international human rights groups those children and other civilians are still not released and are being used as a bargaining chip to pressurize YPG, according to local human rights defenders.

If Kobane falls to ISIS, such a possibility will bring some additional advantages for ISIS to further pursue its goals. It is apparent that ISIS does not hesitate to use any means to seize the city including kidnapping civilians and crucifying them, destroying houses and taking properties and even cutting off the water of the city.

Due to the fact that the taking of Kobane will be very advantageous for ISIS, it is not holding back from committing all sorts of cruelty against the people. ISIS is kidnapping civilians, publicly crucifying them and killing them by torture. Local sources are frequently reporting that ISIS is ransacking civilian homes and confiscating civilian property. As a matter of fact, it is well known that ISIS has on several occasions cut off the drinking water supply to Kobane.

One other factor to remember is that Kobane is the first city in Rojava to have been freed from the Assad regime on July 19, 2012. Hence, the city has a special meaning for Kurds in Rojava. If the Kurds lose this city it will also have a demoralizing impact on them and their struggle for self-rule. Therefore, attacking Kobane is also attacking the gains of the Kurds in Syria, and a message for Kurds that ISIS [and its regional supporters] will not allow Kurdish autonomy in Syria.

***

Read my detailed VICE article on Kobane published in July

***

For feedback, quote or interview requests, please contact me at mciviroglu@gmail.com

You can follow me on Twitter for latest updates from Kobani  https://twitter.com/mutludc